1 bardak çay 28, 1 litre süt 14.65 lira

CHP Niğde Milletvekili ve Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Ömer Fethi Gürer, et ve sütte yaşanan sorunların hayvancılık politikalarından kaynaklandığını söyledi. Gürer, hayvancılık sektörü ile ilgili verilerin sağlıklı olmadığını ve farklı kurumlarda rakamsal farkların hayvan varlığı konusunda dahi eşit olmadığına dikkat çekti.

CHP Niğde Milletvekili ve Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Ömer Fethi Gürer, et ve sütte yaşanan sorunların hayvancılık politikalarından kaynaklandığını söyledi. Gürer, hayvancılık sektörü ile ilgili verilerin sağlıklı olmadığını ve farklı kurumlarda rakamsal farkların hayvan varlığı konusunda dahi eşit olmadığına dikkat çekti.

Gürer, “Yıl başından bu yana karkas kesim fiyatlarında yaşanan artışa dikkat çekerek, et fiyatlarının artış nedenlerini ve iktidarın bu konudaki planlamadan ve öngörüden uzak politikaları olduğunu ifade etti.

Ulusal Süt Konseyi tarafından çiğ süt tavsiye fiyatının üreticiyi memnun etmediğine de değinen Gürer, ilerleyen süreçte yaşanacak sorunlara karşı iktidarı uyardı.

Gürer, Diyanet İşleri Başkanlığının vekalet yoluyla kurban kesim fiyatının 2020 yılında bir koyun için 975 lira olduğunu ve geçen 4 yıllık süreçte bu fiyata bir kilo pirzola dahi alınamadığını vurguladı.

BİR BARDAK ÇAY 38 TL

CHP Milletvekili Ömer Fethi Gürer, “Ulusal Süt Konseyi süt fiyatını açıkladı ve verdiği fiyat, kendisinin belirlediği maliyetin altında. Yem fiyatlarındaki artış üreticinin 1 Mayıs'ta gerçekleşecek fiyat artışıyla mutlu etmedi, %8,5'lik bir artık üreticinin hayvanını kesime göndermesine neden olacak. Bunun önlenmesi siyasi iktidarın elindeyken, geçmiş yıllarda yapılan yanlışlarla bu önlenmedi ve sorun devam ediyor. Şimdi 1 litre sütün maliyeti 16 lira civarındayken, verilen yeni fiyat üreticiyi mutlu etmediği gibi, sütün elde edilmesi için cumartesi, pazarı, bayramı tatili hiçbir olanağı olmayan çünkü sürekli hayvanla haşır neşir olan üretici ağır giderleriyle birlikte yaşadığı mağduriyette bu sütten para kazanamazsa işi bırakıyor. Ama dün bir alışveriş merkezine gittim, bir bardak çay içtim. Çayın burada fişi 38 lira. Bir bardak çayın fiyatı 38 lira olduğu yerde, bugün 1 litre sütün fiyatı, üreticiye tatmin edecek bir fiyat olmaktan uzak, 14 lira 65 kuruşun üzerine çiğ süt dilim desteği verilerek bunları mağduriyeti kısmen önlenebilir. 16 liranın altındaki bir fiyat da besicilik ve süt inekçiliği yapanı bu işten soğutur. Vatandaş ne yapsın? Çünkü bu gelen artışla peynire, sütten mamul ürünlere yansıdığında, üreticiye verilenin 2-3 katı tüketici ürünlere gitmeye başlıyor. Sürekli çağrıda bulunuyoruz, ülkemiz yemde yarı yarıya dışa bağımlı, sütte yaşanan sorunların, hayvancılıkta yaşanan sorunların ortadan kalkması için  mutlak suretle yem fiyatlarındaki artışı durdurun. Sanayici sütü alıyor, yemi satıyor. Böylece, sanayicisi yeme zam yapıyor, sütte düşük kalan fiyattan da fayda sağlıyor. Eğer biz küçük aile tipi işletmeleri korumazsak, et ve sütte erişebilirlik ile ilgili sorunlarımız bundan sonra da katlayarak devam eder. İçinde bulunduğumuz koşullarda sürekli olarak iktidarı uyardık, uyarıyoruz. Çünkü et ve süt, protein olarak toplumun her kesiminin tüketmesi gereken besin maddeleridir. Bunlardan özellikle dar gelirliyi, emekliyi mahrum etmeyin, bu süreç doğru yönetilebilir bir süreç değil.” dedi

2020 YILI KOYUN FİYATINA BİR KİLO ET

CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, “2020 yılında Diyanet İşleri Başkanlığı vekalet yoluyla kurban kesim bedelini 975 lira olarak açıklamıştı. 975 lira koyunun 1 adediydi. Bugün, bu fiyatta 1 kilo et alınıyor. 2020'den 2024'e, 4 yılda koyun fiyatına vatandaşlardan bir kilo et alabilir hale gelmişse, burada uygulanan politikaların yanlışlığı açık ve net olarak ortaya çıkıyor. Onun için Tarım ve Orman Bakanlığı ile Cumhurbaşkanlığı bu konuda oturup çalışmalı. Nasıl olur da 2020 yılında 1 adet koyun 975 lira vekalet yoluyla kesim ücreti açıklanırken, bugün bu fiyata 1 kilo pirzola alınamaz hale geldi, bunun düşünülmesi gerekir. Bu süreç doğru bir süreç değildir, doğru yönetilmiyor. Yalnızca sözle yaşanan sorunların ortadan kalkması mümkün değil, çözüm hayvancılık giderinin %70'ini oluşturduğundan mutlak suretle yem sübvanse edilmeli, çiftçi desteklenmeli. Yoncada samanda arpada, süt yemindeki artışlar bu işin sürdürülebilirliğini olumsuz etkiliyor. Üretici kazanamıyor, tüketici pahalı ürün alıyor. Ve ne yazık ki, protein dediğimiz olgudan da toplumda, başta çocuklar olmak üzere, alım gücü olmadığı için uzaklaşılıyor. Bunun bir an önce çözüme kavuşturulması gerekir.” dedi.