ALTIN KOZA'DA ''KURU OTLAR ÜSTÜNE'' RÜZGÂRI
Nuri Bilge Ceylan'ın son filmi ''Kuru Otlar Üstüne'' Türkiye prömiyerini 30. Uluslararası Adana Altın Koza Film Festivali'nde yaptı. 76. Cannes Film Festivali'nde, Merve Dizdar'a oyunculuk performansıyla 'En İyi Kadın Oyuncu' ödülünü kazandıran film, Türkiye'de ilk kez Altın Koza' da sinemaseverlerin karşısına çıktı.
Nuri Bilge Ceylan’ın son filmi ‘’Kuru Otlar Üstüne’’ Türkiye prömiyerini 30. Uluslararası Adana Altın Koza Film Festivali’nde yaptı. 76. Cannes Film Festivali’nde, Merve Dizdar’a oyunculuk performansıyla “En İyi Kadın Oyuncu” ödülünü kazandıran film, Türkiye’de ilk kez Altın Koza’ da sinemaseverlerin karşısına çıktı.
Film biletlerinin satışından elde edilen gelirin İhtiyaç Haritası aracılığıyla deprem bölgelerine ulaştırılacağı gösterim yedi salonda aynı anda gerçekleştirildi. Tüm salonların kapalı gişe olduğu ve biletlerin günler öncesinden satıldığı filmi izleyenler arasında; filmin oyuncularından Merve Dizdar, Deniz Celiloğlu, Musab Ekici, Ece Bağcı, Ahmet Erdem, Şenocak Cindoruk, Savaş Özbilir yapımcı Mediha Didem Türemen yer aldı.
Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar ve Nuray Karalar’ın da katıldığı gösterimde, filmi izleyenler arasında Halil Ergün, Mert Fırat, Gani Müjde, Berkay Ateş, Özge Acar, Yeliz Arman, Gülay Avşar da vardı.
Prömiyerin ardından konuşan Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar, senaryosuyla, Nuri Bilge Ceylan’ın yönetmenliğiyle, oyuncularıyla, sinemasever Adanalı seyircisiyle muhteşem bir film izlediklerini belirtti. Başkan Zeydan Karalar şunları söyledi: “Sayın Merve Dizdar’a, Türkiye Cumhuriyeti’nin Kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün Türk kadınına sağladığı haklar sayesinde, kadınlarımızın neler yapabileceğini, Cannes Film Festivali gibi bir organizasyonda bütün dünyaya bir kez daha gösterdiği için çok teşekkür ediyorum. Filenin sultanlarından sonra oyuncumuz Merve Dizdar’ın Cannes Film Festivali’nde aldığı en iyi kadın oyuncu ödülü ayrıca gururlanmamızı sağladı. Sayın Nuri Bilge Ceylan’a özellikle teşekkür ediyorum, Altın Koza’yı zenginleştirdiniz. Kuru Otlar Üstüne’nin prömiyerini Adana’da yapmanız bizim için büyük anlam taşıyor. Altın Koza kapsamında gösterilen ve ücretli girişi olan tek film Kuru Otlar Üstüne oldu, çünkü gelir deprem mağdurlarına gidecek.”
Film sonunda dakikalarca ayakta alkışlanan oyuncular, film ekibi, yönetmen Nuri Bilge Ceylan ve senarist Ebru Ceylan ile birlikte sahneye gelerek, Esin Küçüktepepınar’ın moderatörlüğünde seyircilerin sorularını cevapladılar.
Nuri Bilge Ceylan ‘’Adana’yı çok severim. Entelektüel birikiminden belli. Türkiye’nin en çok sanatçının çıktığı şehir. Burada prömiyer yaptığım için çok mutluyum’’ dedi. Filmin çıkış noktası için ‘Tesadüflerle oldu’’ diyen Nuri Bilge Ceylan, ‘Ben okul işlerinden kurtulmak istiyordum. Ahlat Ağacı’nı birlikte yazdığımız Akın’ın, askerlik sırasında tuttuğu notları vardı. Onları okudum ancak film yapmayı düşünmedim önceleri. Sonra sonra, yapsam mı, duygusu geldi. Herhalde yapmam dedim. Yazdığımız en uzun senaryo oldu. 250 sayfayı buldu. Kurguda senaryo atmayı sevmiyorum. Bu büyük bir özgürlük. Başka taraflardan kısıp her şeyi çekmeye karar verdim. O kadar çok şey çektik ki beş saat oldu. Ama çok farklı sahneler vardı, mesela final böyle değildi. En çok para harcadığımız sahneler filme girmedi. Çok kalabalık sahneleri sevmiyorum. Filmin sonu Merve’de bitiyordu Deniz’e döndük’ dedi.
Cannes’te ‘’En İyi Kadın Oyuncu’’ ödülünü alan Merve Dizdar, seyircinin alkışları arasında; Nuri Bilge Ceylan filminde olmanın kendisi için çok büyük bir şans olduğunu söyledi. Dizdar ‘’Nuri Bilge hocayla çalışma fırsatı yakaladığım için çok mutluyum. Filmin herhangi bir yerinde olmak bile benim için çok önemliydi. Nuri Bilge Ceylan’ın anlattığı hikayeler herkese dokunuyor. ’’ dedi.
Filmde Samet’i canlandıran Deniz Celiloğlu, zor bir karakter canlandırdığını söyledi ve ‘’Hala ara sıra etkisinde oluyorum. Her zaman Nuri Bilge Ceylan karakterlerinden etkilendim. Karakteri, kendimi oynarken hayal ederek okuduğumda, ilk aklıma gelen şey; kendimi çıplak hissettiğim oldu. Bu kadar görünür müyüm dışarıdan, diye hissettim. Çok istedim rolü. İlk okuduğumda da bu rolü alacağım, dedim’’ diyerek rolüyle ilgili önemli bir detay verdi.
Filmin genç oyuncusu Ece Bağcı ise ilk filmi olan ‘’Kuru Otlar Üstüne’’ için ‘’Müthiş bir deneyimdi. Benim ilk filmim. Kalbimde çok özel bir yerde duruyor Sevim karakteri’’ dedi ve Nuri Bilge Ceylan’a olan hayranlığını da dile getirdi.
Filmin senaryosunda imzası olan Ebru Ceylan, ‘’Bütün karakterleri yaratırken, güç benim için belirleyici olmuyor. Karakterlerin haklı ya da haksız olmaları değil benim önceliğim. Olaylar karşısında serbest bir zeminde hareket edebilecek karakterler yaratmaya çalışıyoruz. Bilakis zayıflıkları, zaafları, çelişkileri, benim daha çok ilgimi çekiyor. Karakterlerin duygu durumları üzerine çalışmalar yapıyorum’’ dedi.
Seyircilerin sorularını da yanıtlayan Nuri Bilge Ceylan, gelen bir soru üzerine; ‘’Filmlerim için hep taşrada çekiliyor konusu çok abartılıyor. İnsan her yerde aynıdır. Her zaman da aynıydı. Değişmeyen şeyler var, ben onlar üzerine film yapıyorum. Yazacak şey bulamayanlar var, bu tuzaklara düşmemeleri gerekiyor. Taşrada olmuş, olmamış ne fark eder? Nerede geçtiğinin önemi yok ki. Aynı şeyler her yerde yaşanabilir’’ dedi.
Filmlerindeki karakterlerin tıpkı gerçek hayatta da olduğu gibi, her söylediğine inanmamaları gerektiğini söyleyen Nuri Bilge Ceylan, ‘’Asıl mesele karakterlerdir. Her zaman merkez orada. Herkeste çok fazla duygu var. Her şey görünmez hale geliyor. Görünmesini istediğimiz şeyin tozlarını silkip ortaya çıkarmak zorundayız.’ dedi. Çok kolay ötekileştirdiğimizi de sözlerine ekleyen Nuri Bilge Ceylan, ‘’Kendi ruhumda hissetmediğim şeyi karaktere koymam’ dedi.
Festival bu yıl, 6 Şubat’ta ülkemizi derinden sarsan deprem felaketiyle büyük acıların yaşandığı bölgelere bir nebze yardımcı olabilmek amacıyla “İhtiyaç Haritası” ile iş birliği yaptı. Filmin bilet satışından elde edilecek gelir “İhtiyaç Haritası”na aktarılacak. İhtiyaç Haritasının afet bölgesinde kurduğu Hatay Komünite Merkezi başta olmak üzere farklı konteyner kent ve alanlarda çocuklara ve gençlere yönelik kalıcı mekanlar kurularak çeşitli eğitim ve etkinlikler gerçekleştirilecek.