“Farkındalık”, çevremizde gelişen olayları bilme, algılama, duyumsama becerisi olarak açıklanıyor. Buna “yaşananların bilincinde olma” da denebilir. Düşünsenize, insanlar yaşanabilecek tüm kırgınlıkların içinden geçerken “umursamaz” olunmamaktır da örneğin! Salon toplantılarındaki havayı soluyup, tüm yurdun rengi/ durumu/ algısı olarak görmemektir de “farkındalık!”
“Farkındalık” kapsamında doğayı düşünebilirsiniz, kuraklığı/ insan haklarını/ sokaktaki şiddeti/ okula aç giden öğrencileri/ katledilen kadınları/ emeklileri/ ücretli çalışanları da düşünebilirsiniz. Tüm bunlar çevremizde gelişen olaylardır! Elbette “arkanızı dönüp” de gidebilirsiniz, insanların kaygılarına gülüp geçebilirsiniz, sırtına basıp daha yükseklere çıkabilirsiniz, açlık sınırı altında yaşamaya tutsak edebilirsiniz, salt “doymazların” büyümesinden hoşnut olabilirsiniz, “açız” diyenleri duydukça “güçlü” olduğunuza inanabilirsiniz, orantısız susturduklarınızla övünebilirsiniz…
***
Geçtiğimiz hafta sonu Seyhan Belediyesi Yaşar Kemal Kültür Merkezi’nde “Meme Kanseri Farkındalık Ayı” kapsamında düzenlenen bir konferans vardı. Erkeklerde prostat kanseri kadar, son zamanlarda sık duyulmaya başlandı! İlk, TRT1’in haftalık akşam kuşağındayayın saati iple çekilen Dallas dizisinde J. R. İle Babby’nin annesiBayan Ellie rolüyle izlediğimiz Barbara Gedde yaşatmıştı izleyenlerine yıllar önce… Anımsıyorum, tüm ailenin yaşadığı tedirginlik/ kaygı izleyenlere de bulaşmıştı! Kadınlar kendi aralarında “böyle bir hastalık mı varmış” diye sorarken, o zamanın genç kuşağı “böyle bir hastalıktan gazetelerde söz ediliyor, ancak erken tedaviye başlanırsa önlenebiliyor” derken, bazıları da “peki, bunu nasıl anlayacağız, kimden soracağız, doktora mı gitmemiz gerek” diye söyleniyordu! Dallas’tan sonra da pek konu eden dizilere tanık olmadık…
***
Salonda azımsanmayacak denli erkek izleyici var… Yaş almış, orta, genç katılımcı kadınlar çoğunlukta… eşimle ön sıradaki koltuğa oturduğumuzda daha başlamamıştı. Konuşmacı Profesör Doktor Gürhan Sakman’ın fotoğraflarının dışında yüzünü görmemiş olsam da adını birkaç yerden duyduğumu anımsıyorum. “Genel Cerrahi Uzmanı, Meme/ Endokrin Cerrahı” olarak tanınıyordu. Birçok hastanın ulaşmakta zorluk yaşadığı, ulaşanların da “önem” verdiği bir uzman Sakman… Bu sorunu yaşayanların ulaşmak istediği isim Sakman olmasına karşın, haklı olarak herkese yetişmesinin de olanaksızlığını benimsemek gerekiyor kanımca…
Konferans öncesi etkinliği düzenleyen Adana Anakent Belediyesi sözcüsü günün önemine ilişkin değerlendirmelerde bulunurken, Sakman’ı unutmadı “zaman ayırdığı” için salonu dolduranlar adına teşekkür etti…
***
Konferanslarda sevmediğim şeylerin başında, sunumcunun Latince “eğitim diliyle” konuşmasıdır. Salondakilerin, konuşmaları anlamasını istememek gibi bir şey… Biliyorsunuz bunu hem sağlık hem de ekonomi üzerine konuşanların birçoğu yapar, onun için de yapılan sunumun birçoğu anlaşılmadan zaman yiter gider. Katılımcının “neden katıldım” diye sormasına/ sorgulamasına, bir sonraki konferanstan uzak olmasına bile neden olur.
Uzman/ Cerrah Sakman’ın konuştuğu herkesin zorlanmadan anlayacağı “dil”, kanımca salonda bulunan herkesi hoşnut etmiştir. O denli ki, sunum sonunda, yaş almış bir kadının konuşma kürsüsüne dek yaklaşıp yaşadıklarını/ bundan sonra ne yapması gerektiğini sorarken de,sorusunun yanıtını dinlerken de istediğini almanın sevincini yüzünde yansıtmıştı. “Farkındalık” kapsamında yapılan konferanslara gösterilecek ilginin ana nedeninin “anlayabilmek” olduğunu düşünüyorum…
***
“Meme Kanseri Farkındalık Ayı” kapsamında düzenlenen toplantıda, herkes kafasındaki soruların yanıtını aldı kanımca; nedeni/ gerekeni/ sonucu üzerine neler yapılması gerektiği konusunda bir saat önsesinden daha bilinçli. Örneğin hastalığın durumunu öğrenmek için hangi yaşta kontrollere başlanması gerektiği, hangi yöntemlerin seçilmesi üzerine bilgi önemliydi. Kanımca birde “mamografi”, sözümona “organın iki katman arasına alınarak filminin çekilmesi” diye açıklanıyor. Ancak yaydığı radyasyon konusunda da kuşkular var. Uzman/ Cerrah Sakman’ınyaklaşımı ilginç, “bir saatlik uçak yolculuğunun onda biri, ya da yarım saatlik bir yoğun trafikten daha da az” sözleri salonda bulunan tüm izleyenler kadar, hastalar için de önemli…
Gerçekten, Uzman/ Cerrah Gürhan Sakman’ın sunumu “farkındalık” konusunda birçok kuşkuları ortadan kaldırmakla yetmedi, bundan sonra yapılacak “farkındalık” etkinliklerinin de izlenmesi gerektiğini ortaya koydu. Ancak “herkesin anlayabileceği dilde” yapılan sunumlar için bunun geçerli olduğunu da unutmayalım…
ADANA
Az önceADANA
18 saat önceGÜNDEM
19 saat önceGÜNCEL
20 saat önceGÜNDEM
21 saat önceADANA
21 saat önceADANA
21 saat önceVeri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.