Siyasette uzun süre dostluk ve küslük olmuyor. Dün dost olduğunuz ile bugün küs oluyorsunuz. Dün küs olduğunuz ile bugün can ciğer kuzu sarması olabiliyorsunuz.
Bunun son örneğini Meral Akşener Hanımda gördük, yaşıyoruz bile…
Meral Akşener, Kemal Kılıçdaroğlu ile Ümit Özdağ'a dava açıyor!
Dün Akşener meydanlarda ‘Bir oy Meral’e, bir oy Kemal’e’ diyerek ortalığı inletmemiş miydi?
Dün dosttular, bugün ise düşman kardeşler!
Ne altılı masa kaldı, ne de dostluklar…
Meral Hanım, 'İçimde tuttuğum her şey dilekçede olacak' diyerek konuyu gündeme taşıdı ve mahkemenin yolunu tutacağa benziyor.
İYİ Parti'nin önceki genel başkanı Meral Akşener, AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'la Saray'daki görüşmesine 'ihanet' diyen eski CHP lideri Kılıçdaroğlu'na dava açacak. Akşener, danışmanının "Erdoğan'ı cumhurbaşkanı seçiyoruz" dediğini iddia eden Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ'ı da dava edecek.
Ben neyi garipsiyorum biliyor musunuz? Bu didişmelerin aklanma yeri olan mahkemelerin ve hâkimlerin boş yere uğraştırılmasını garipsiyorum.
Biri diğerine olmadık ithamlarda bulunuyor. İş mahkemelere, hâkimlere düşüyor!’
Hani diyorum ki, bir hâkim çıksın ortaya ve ‘Sizin aranızdaki konular bizi ilgilendirmiyor’ diyerek rest çeksin istiyorum.
Elbette hukuk devletinde yargı var. Bu tür konular yargıya intikal edince ‘el mahkûm’ hâkimlerde konuyu incelemek ve karara bağlamak durumunda. Adına ‘hakaret’ denilen bu tür gerek siyasilerin, gerekse toplumdaki diğer kişilerin hakaret unsuru taşıyan konularını istiyorum ki ‘yargı hiç ama hiç bakmasın’
Olmuyor işte…
Benimkisi de biraz kızgınlık olsa gerekir…
Kuzu sarması iken gülüm balım…
Düşman kardeşler olunca ‘Tut mahkemenin yolunu…’
Meral Hanım, “Sabrın çok berbat bir duygu olduğuna kanaat getirdim” demiş.
Sizin sabrınızı bilemem ama Sayın Meral Hanım, ‘Biz seçmenlerin sabrı sizinkisinden çok daha geniş… Çünkü seçmen olarak bizler sizler gibi siyasetçilere o kadar çok sabır ettik. O kadar çok etmeye de devam ediyoruz ki, sizin sabrınızı bizim sabrımız kat ve kat geçer…’
Ne yapalım, düzen böyle. Sabır etmeye devam edeceğiz…