Mutluluk parayla satın alınmıyor ama bu devirde mutlu olmak adına da paranın olması gerekiyor.
Evinden çıkamıyorsun paran olmazsa. Boğazını doyuramıyorsun paran olmadığında. Yeterince beslenemiyor, çocuklarının ihtiyaçlarını karşılayamıyorsun.
Kıt kanaat geçinen onlarca insan var ülkede. Aldıkları parayla ay sonunu getirmek adına uğraş veriyorlar. Öyle ki bu insanlar şükür etmesini de biliyorlar, tepki gösterip hak aramasını da…
Bir de öyle insan tipleri var ki, ellerindeki imkânlardan dolayı şükür etmesini bilmiyorlar. Makam ve mevki sahipleri olmuşlar ama bunun kıymetini bilmiyorlar.
Buldukları işi beğenmiyorlar. İşlerinden olacaklarını duydukları zaman kıyamet koparıyorlar. Her zaman bu tip insanlar birilerine takla atarak tutunmasını biliyorlar.
İşe ihtiyacı olan insanlar iş bulamazken bu şikâyetçi olanlar da iş beğenmiyorlar. Şikâyet ederek varlıklarını da inkâr eder noktaya geliyorlar.
Önce sağlık…
Ben kendi adıma önce sağlık diyorum. Allah her zaman insanlarımıza sağlıklı yapsın. Yoksa mal da, mülk de yalan. Sağlık olmayınca hepsi elinizden gidiyor.
Paran kadar mutlu oluyorsun bu memlekette. Parasız da olmuyor, para da mutluluk getirmiyor yeri geldiğinde.
Şükür etmesini bilmeyenlere bazen kızıyorum. Şunların elinden imkânları alınınca bakalım ne yapacaklar? Diye kızgınlığımı dile getiriyorum.
Siz siz olun şükür edin. Elinizdeki imkânları kaybetmemeye bakın. Yokluk ile terbiye olmamak istiyorsanız işinize, aşınıza sahip çıkın.
Güzel haftalar olsun dileğiyle…