Çukurova'da buğday hasadı yaygın şekilde devam ediyor. Hasat devam etmesine ediyor ama üretici hiçte memnun değil. Nasıl olsun verim düşük, alım fiyatı daha açıklanmadı. Borç dağları aşmış. Üretici kara kara düşünüyor, düşünmeye de devam edecek gibi…
Aslında bu durumun geleceği geçtiğimiz yıl üretici buğday ekimi yaparken yani 2021 yılının Kasım ayından belliydi. Üreticinin en önemli girdilerini oluşturan gübre ve mazotun fiyatı füze gibi artmıştı. Gübreye bir yılda yüzde 324, mazota ise yüzde 200’in üzerine zam geldi.
Üreticinin gübresiz ekim yaptığı yetmezmiş gibi üstüne zirai don afeti yaşanmış, nisan yağmurları hiç düşmemişti. Aşırı zamlanan gübresi, mazotu, ilacı ve tohumu tarımı zora soktu. Çiftçi gübre atmasa da rekolte konusunda biraz da olsa umutluydu. Ancak, nisan yağmurlarının yeterli olmaması nedeniyle oluşan kuraklık nedeniyle bu umutlarını sildi süpürdü.
5 liranın üzerinde maliyeti olan üreticiler, hasatta da umduklarını bulamadılar. Nasıl bulsunlar daha önce dönüme 500-600 kilo aldıkları buğday ürününden bu kez 200-300 kilo ürün ancak alabiliyorlar.
Anlayacağınız verim kaybı yüzde 100’e ulaşıyor, Karataş Ovası’nda ise bu durum daha yüksek oranlarda.Gübresiz tarım yanı buğday ekilince ister istemez verimde böyle olur.
Buğdaydaki ciddi oranlardaki rekolte kaybı inşallah tüketiciye pahallıya mal olmaz. Ama bu durum benim düşündüğüm gibi olmayacak gibi. Yetersiz üretim nedeniyle bir şekilde bunun olumsuz faturası olacaktır.
Tüm bu çekinceleri yaşamamak için üreticiye üretimi rahat bir şekilde yaptırmalıyız. Bunun yolu da üreticiyi desteklemekten geçiyor.