Zeydan Karalar henüz seçimlerden önce Büyükşehir Belediye Başkanı olması halinde 6 ay boyunca hiç bir hizmeti yapmayacağını ifade etmişti. Çünkü belediyenin parası yoktu ve hizmet için para gerekirdi. Zeydan Karalar başkan seçilince belediyenin kasasındaki bilançoyu görüp, gelir ve gider tablosunu inceledikten sonra 6 aylık 'hizmet yapmama' süresini 1 yıla çıkarmıştı.
Başkan, dediğini fazlasıyla yaptı. Üstelik süreyi devamlı arttırarak. Seçimlerin üzerinden geçen 1,5 yıllık zamanda hiç bir hizmet yapmadan sadece 'özel gün' reklamlarıyla algı oluşturarak devam ediyor görevine.
Yapımına başlanan ancak devam ettirilmediği için bir ucube gibi gözüken köprüler Adana'nın tam kalbinde bir garabet olarak dururken,
Seçimlerden önce söz verdiği halde çeşitli kayda değmez meseleleri bahane edip binlerce işçiyi işten çıkartıp yüzbinlerce aileyi perişan etmişken,
Metro denilen Adana'nın en büyük kamburu ile ilgili hiç bir çalışma yapmazken, ikinci etapla ilgili bir aşama kaydetmezken,
Bu güzelim şehrin siluetini düzeltmek için bir şey yapmadığı gibi neredeyse her ay artık kanıksadığımız meclis kavgalarıyla üstelik canlı yayında Adana'nın adını olumsuz bir şekilde duyurmaya devam ederken,
Sağlık kabinlerinde bile görülmeyen amatörlükle "Sahra Hastanesi açtım" diyerek kendi genel başkanını bile kandırmışken,
Bütçe yetersizliğini bahane edip yeterli çalışmayı yapmadığı için koca bir yaz boyunca hepimizi sineklere yem etmişken,
Belediye'nin her ay zarar ettiğini bizzat kendisi şehrin en ücra köşesindeki billboardlara bile verdiği milyonlarca liralık reklamlar ile ilan etmişken,
Hala her fırsatta paramız yok diye yakınırken Altın Koza Film Festivali'ni yapmak Adanalıya büyük bir ihanettir.
Altın Koza'yı online yapıyorum diyerek gereksiz yerlere para harcamak da Adanalıya büyük bir ihanettir.
Altın Koza'yı Adana'da yapmamak Adanalıya daha büyük bir ihanettir.
Kör ideolojilerinin reklamını yaptırmak için, yumruklarını havaya kaldırtarak sübliminal mesajlar veren, halkına hep tepeden bakmış ama sözüm ona halkçı, sözde sanatçılara ödül adı altında para yağdırmak Adanalıya en büyük ihanettir.
Madem kasada para vardı, bütçe nedeniyle işten çıkardığınız çalışanlarınızdan bir-kaç tanesini işe alsaydınız.
Hüseyin Sözlü de aynısını yapmış ve büyük tepki almıştı. Şimdi Zeydan Başkan da İstanbul'da düzenledi Altın Koza Adana Film Festivali'nin Finalini. Demek ki Zeydan Başkan Hüseyin Başkan'ın yolundan gidiyor. E! Hani bir şey değişince her şey değişecek Adana'ya bahar gelecekti. Hani her şey çok güzel olacaktı?
Demek ki kazın ayağı öyle değilmiş. Demek ki öyle hariçten gazel okumakla olmuyormuş.
İşin medya ile ilgili boyutu da ilginç. Adana'dan kaç gazeteci götürdüler acaba İstanbul'a. Öyle ya; Madem festival Adana'nın festivali o vakit Adanalının adına konuşacak, soru soracak 'bağımsız ve bağlantısız' kaç gazeteci vardı orada Adana'dan?
Allah aşkına birisi çıkıp net bir şekilde araştırsın. Altın Koza için kaç lira harcandı. Bu paralar nerelere gitti. Tanıtım ve organizasyon işlerini hangi firma yaptı? Bu firmanın sahipleri kim?
Sosyal medyada bir süredir ilginç bir akım var. Bir konuya ilgi ya da tepki gösteren insanlar "böyle olduğuna dair yemin edebilirim ancak kanıtlayamam" yazarak paylaşım yapıyorlar. Ben de bu yazıyı o akımla bitireyim;
"Altın Koza'da birilerinin vurgun yaptığına yemin edebilirim ama kanıtlayamam."