Bu yazı 03 Ocak 2021 Pazar akşamı yazılmaya başlandı. 04 Ocak 2021 günü ise öğleden önce gazete yönetimine gönderildi. Yani dün akşam oynanan benim de canlı olarak takip ettiğim (herhangi bir problem olmadan karşılaşmanın gerçekleştiğini umut ederek yazıyorum) Adana Demirspor – Menemen Belediyespor maçının skorunu bilmeden yazıyorum.
Açıkçası skorun ne olduğunu önemsemiyorum. Futbol bu. Yenersiniz, yenilirsiniz. Puan alır, kaptırırsınız. Bazen fark yer, bazen fark atarsınız. Bunlar benim nazarımda hiç önemli değil. Kendimi bildim bileli Adana Demirspor taraftarıyım. Rahmetlik abimin bize en güzel miraslarından birisi de Adana Demirspor sevgisidir.
Küme düşmüş, üst lige çıkmış gibi anlık üzüntü veya sevinçlerimizin önemi yoktur. Bizim için önemli olan armanın anlattığıdır. Eğer üzerinde bulunan armanın onuru koruyacak adamlar terletmiyorlarsa formasını, bu takımın emekçilerini yok sayıp da takımın üzerinden nemalanıyorsa yöneticileri alınan skorun hiçbir önemi yoktur.
Uğruna can veren Başkanlarının olduğu, döneme ve siyasi iktidara göre şekil almayan onurlu bir duruşun sergilendiği dönemler bizim geride kalmamalı.
Ben kişisel olarak hiçbir zaman hiçbir şey için geç kalındığını düşünmem. Her zaman son pişmanlığın fayda edeceğini düşünürüm. Yeter ki iş işten geçmesin.
Adana Demirspor bir-kaç yıldır büyük bir yol ayrımında. Bu yol ayrımının yakın vadede takım için iyi ancak orta ve uzak vadede çok kötü olacağı kanaatindeyim.
Her zaman övündüğümüz o 'Halkın takımı' deyimi mazide kalırsa ve takım bugünkü düşünülen haliyle şirketleşirse yandı gülüm keten helva.
Gördüğüm her Demirsporluya anlatıyorum bunu. Yöneticisinden tutun da futbolcusuna, kongre üyesinden taraftarına kadar herkese. Sanırım bu konuda benden daha fazla yazı yazan da yoktur. Olmasını beklemenin anlamının da olmadığını düşünüyorum.
Benim ömrüm kadar deplasmanlarda zaman geçirmiş büyüklerimizden de maalesef ses çıkmıyor. Kimi belki konjonktürüngetirdiği rahatlıktan, kimibir şeyin değişmeyeceğini düşündüğünden kimi de belki bugünkü düzenin bir çarkı olduğundan ses çıkartmaz oldular. Ben bunları yazdıkça bazılarının bana kızdığını da biliyorum. Yine de doğru bildiğimi söylemeye ve yazmaya devam edeceğim.
Hiç lafı evirip, çevirmenin anlamı yok. Adana Demirsporkesinlilkle şirketleşmelidir ancak bugünkü yönetimin aklındaki şekliyle asla şirketleşmemelidir. Bu şirketleşme mantığını biz bu şehirde daha önce gördük. Adanaspor’un içler acısı hali her geçen gün bu şehri seven insanların yüreğini yakıyor. Bu yürek yangınının büyümesini istemiyorum. O yüzden Adana Demirspor'un şimdi düşünülen şekliyle şirketleşmesinin karşısındayım. Şirketleşme her adımın şeffaf olarak hesabının verilebildiği ve dünyada büyük kulüplerin de olduğu şekliyle olmalı. Şahıs menfaatleri değil, Adana Demirspor'un çıkarları her çıkarın üzerinde olmalı.
Ben Başkanın kötü niyetli olmadığına inanmak istiyorum. Belki Başkanlığa gelirken siyasi iradenin zorlamasıyla geldi. İşinden, gücünden, ailesinden feragat etti. İnanıyorum ki zamanla Adana Demirspor’u da içselleştirdi ve şimdi gecesi gündüzü Demirspor oldu ancak bu Ona Adana Demirspor’a sonsuza kadar sahip olma avantajı sağlamamalı.
Açıkçası kendisini ispatlamak isteyen, heyecanlı bir başkana sahip kulüp ancak aynı Başkan kulübü yönetirken 'parayı veren düdüğü çalar' diye düşündüğü için maalesef büyük yanlışlar yapıyor. Bizzat kendisi yönetime herhangi bir şeyi danışmaya, sormaya gerek kalmadan köklü kararlar aldığını açıklıyor. Yani yönetim kâğıt üzerinde var ama aslında yok. Keskin bir sirke gibi maalesef Başkan ve bu haliyle en büyük zararı Adana Demirspor'a kendisi veriyor ama bunu ona kimse söylemiyor. İki yılı boşa gitti takımın. Bundan sonraki zamanının boşa gitmemesi için istişareye önem verilmesi gerekir. Takıma artık heyecanı kalmamış, isim yapmış, yaşlı futbolcuları dolduracağımıza genç, başarıya aç ve Adana Demirspor için tekmeye kafa uzatacak adamları bulmak gerekir.
Kulübün geleceği içinse yapılabilecek en güzel şey; takıma kalıcı gelir getirecek projeler üretip bunu hayata geçirmektir. Buraya onlarca şey yazılabilir. Yazıyı uzatmamak için gerek görmüyorum ancak inanıyorum ki herhangi bir ticari faaliyet içerisinde Adana Demirspor’un olduğunu bilen taraftarların ilk tercihi mutlaka takımlarının iştiraki olan ürünleri almak olacaktır.