Şunun altını kalınca çizelim: her ne denli “orantısız olanaklar” kullanılmış, “iktidarın” tüm organları yönünü seçime dönmüş olsa da “seçimin kazananı” cumhur ittifakı oldu! Millet İttifakı’nın, “oyumuzu artırdık” şemsiyesine sığınarak yaptığı hiçbir açıklamanın da “bugünden” sonra hiçbir önemi yok! Herkes yerine oturdu, bakanlar değiştirildi, “dış odaklardan” olmadığı belirtilen isimler kurumlara yerleştirildi!
Bugünden sonra yapılacaklara bakılsın artık! Geçmişte yapılan yanlışlar masaya yatırılsın, yanlış isimlerin sözcülüklerine/ yetkiliklerine son verilsin, yanlarına “destek” olmaları için anlaşılan “benzemezlerin” seçim sonrası verdikleri demeçler bir bir incelensin, aynı yanlışlarla “aynı sonucun” alınma olasılığının çok yüksek olduğu algılansın, duruşlu/ ödün vermeyen isimler ta il örgütlerinden başlayarak genel merkez sözcülerine dek uzasın!
***
Parti içinde herkesin ağzında olan “değişim…” Ödün vermek/ ilkeleri görmezden gelmek/ utangaç davranmak/ dün denileni bugün değiştirmek de “değişimdir”! ilkeler derken “kırmızı çizgilerden” söz ediyorum! “Kırmızı çizgilerden” ödün verilerek, bu eylemin adına “değişim” denmez! “Benzemezleri” anımsayın! “İktidar” içinde, “boğaza dek” çamura saplanmış isimlerden ne beklenebilirdi!
Konuşurlarsa yer yerinden oynarmış, bilmem kimler gün yüzüne çıkamazmış! Yaşanan bungunlukları anlatmak, yurttaşı gelecek için uyarmak yerine “tehdide” dayalı söylemden belli ki zevk alıyor olmalıydılar! Oyun kurucu olarak sesinizi yükseltmeliydiniz! Yapmadınız! Ancak, “tabanımızdan oy gelmez” diyerek yüzlerini açığa vurabildiler!
Bu ya da benzeri ödün verilerek yapıldığı sanılan “yanlışlar” değildir değişim; anlayın artık!
***
Yerel seçimde, anakentler “yeniden” alınacak diye umutlanmayın başta! Yaşanan genel seçimde öylesine üst/ üste yanlışlar yaptınız, öylesine isimlere listelerde yer verdiniz, öylesine bölgelerin üzerine abanacağı isimleri görmezden geldiniz ki; yerel seçimde bunu düzeltmedikçe, yine birilerinin tanıdığı/ bildiği/ adamı listelerin baş köşesine getirilmesi durumunda, “tıpış tıpışı” tersler bu seçmen!
Önce yurttaşa tepeden bakmayan, yurttaşı dinleyebilen, sorularını yanıtlayabilen, eksiklerine yardımcı olabilen “örgüt yapısı” gerçekleşmesi zorunlu! Öyle birilerinin adamı olmayan, söz söylerken vekillerin/ belediyelerin ağzının içine bakmayan, özgür istenciyle ilkelerinden ödün vermeyen bir örgüt yapısının oluşması için çalışmalara şimdiden başlanmalı!
Ardından yerel seçimde belirlenecek tüm adaylar… Daha yedi/ sekiz ay var! “Zaman yoktu, günler azaldı” gibi gerekçeleri hiç zorlamadan, partilinin adayları belirlemesini sağlayın! Çünkü, seçmen kendi belirlediği adayı korur/ kollar!
Parti içerisinde dillerden düşmeyen “değişim” konusunda bunları yapmaya hazır mısınız? Parti emekçilerinin “özgün” sesine kulak vermeyi istiyor musunuz?