İki gündür televizyonlarda görüyor, gazetelerde ve sosyal medyadan okuyorsunuz; MHP Genel Başkanı üç milletvekilinden partiden istifalarını istedi..
Genel Merkez tarafından istifaları istenen Isparta Milletvekili Hasan Basri Sönmez, Bolu Milletvekili İsmail Akgül ve Kilis Milletvekili Mustafa Demir, isteği (talimatı) ikiletmeden istifalarını sundular..
MHP’nin açıklamasından, üç milletvekilinin istifalarının istenmesinin gerekçesi açıklanmadı, sadece “parti içinde devam eden bir inceleme sonucunda” alındığı belirtildi..
Bu ani gelişme siyasal çevrelerde şaşkınlıkla karşılandı..
Tabii, muhalefet cephesinden olayı kendilerine göre yorumladılar..
Sözcü gazetesine göre, MHP’de istifa depremi oldu..
Flash TV ana haberlerini sunan Can Ataklı’ya göre, olay Erdoğan – Bahçeli görüşmesinden sonra meydana geldi. Erdoğan, üç milletvekili ile elindeki belgeleri Bahçeli’ye gösterdi, Bahçeli de hükümet bir şey yapmasın biz parti içinde yaparız dedi ve görüşme sonrasında milletvekillerinden istifalarının istedi..
Anlaşılan Can Ataklı komplo teorilerini son zamanlarda çok fazla okumuş.
Ya da MHP’yi bir şekilde suçlamak için bilmezden geliyor..
Sözcü gazetesi ise sanırım, gazete içinde şok yaşadı ve bu şoku MHP’de yaşanıyor zannediyor..
Yoksa, anlı şanlı, ülkenin her sorununda fikir sahibi olan Sözcü gazetesinin uzman gazetecileri, istifaları bizzat genel merkez tarafından istifaları istenen milletvekillerinin talimata uyup partiden ayrılması neden MHP’de deprem yaratsın..
Eminim ki, ne Can Ataklı söylediklerine, ne de Sözcü gazetesi attığı deprem başlığına kendileri bile inanmıyorlardır..
Neyse, bilmediklerini kabul edip, MHP ve partiden gönderilme uygulamaları hakkında biraz bilgi verelim..
MHP’de, partinin istediği gibi davranmayan, dairenin dışına çıkanlar kim olursa oldun, mutlaka ya partiden istifaları istenerek, istifa etmemekte direnmeleri halinde ihraç yokuyla MHP’den uzaklaştırılmışlardı..
Bahçeli ve MHP yönetimi, istifa isterken ya da ihraç ederken, partinin milletvekili sayısının düşmesine aldırmazlar..
Hafıza-ı beşer nisyan ile mamuldür diye, Tanzimat dönemi şairlerimizden Muallim Naci’ye ait olan ve zamanla özdeyişe dönüşen bir söz vardı.
“İnsan hafızasının eksikliği unutkanlıktır” ya da “unutkanlık insanlık halidir” anlıma gelir..
Can Ataklı da “hafıza-i beşer nisyan ile malul” olmalı ki, MHP’deki geçmişteki benzer dışlamaları unutmuş olmalı..
Yoksa, MHP’de üç milletvekilinin durumuna benzer çok olaylar meydana gelmişti..
2011!de kaset skandalında partinin üst kademesinde görevli olmalarına karşın Recai Yıldırım ve Deniz Bölükbaşı, Mehmet Taytak genel merkez tarafından partiden uzaklaştırılmıştı.
Yine 2011’de kaset skandalında adı geçtiği için Devlet Bahçeli tarafından istifası istenen Efendi Barutçu, istifa etmemekte direnmesi nedeniyle ihraç mekanizması bir kez daha işletilmişti. Ancak, YSK, Efendi Barutçu’nun milletvekili seçildiğinin açıklamış, Barurçu göre süresini bağımsız milletvekili olarak tamamlamıştı.
Şimdilerde Zafer Partisi’nin Genel Başkanı olan Prof.Dr. Ümit Özdağ, 2003 yılında MHP Genel Merkezi tarafından ihraç edilmişti.
Özdağ, 2011 yılında, bir nevi aklanarak bizzat Devlet Bahçeli tarafından davet edilerek MHP’ya dönmesi sağlandı. 2015 seçimlerinde MHP’den Gaziantep’ten birinci sırada milletvekili adayı gösterilmiş ve milletvekili olmuştu.
2016’de bir kez MHP’den ihraç edilmişti.
2019’da Samsun Milletvekili be MHP Grup Başkanvekili Erhan Usta, genel merkez politikalarına aykırı açıklamaları nedeniyle ihraç edilmişti.
2020’de Ordu Milletvekili Cemal Enginyurt, Tarım Bakanlı ile girdiği polemik üzerine önce Genel Başkan Devlet Bahçeli tarafından uyarıldı, ardından ihraç edilmişti.
2022’de MHP İstanbul eski İl Başkanı İhsan Barutçu, internetteki görüntüleri nedeniyle partiden ihraç edilmişti.
Aralık 20232’te Kocaeli Milletvekili eski milli futbolcu Saffet Sancaklı belediye başkan adaylıkları ile ilgili olarak yaptığı açıklama nedeniyle Bahçeli tarafından istifası istenmişti ve Sancaklı anında istenen istifayı vermişti. 2024 Nisanında af çıkmış geri partiye dönmüştü.
Şubat 2024’de Bahçeli’nin Başdanışmanı Adana Büyükşehir Belediyesi eski Başkanı Hüseyin Sözlü, parti disipline uymadığı gerekçesiyle ihraç edildi..
Üç milletvekilinin ise milletvekili dokunulmazlıklarının kullanarak Dubai’den kaçak altın getirmeye aracılık yaptıkları iddiası nedeniyle istifalarını istendiğini belirtiliyor..
Yukarıda belirttiğim gibi, MHP, genel merkez politikalarına aykırı tutum ve davranışları, üç milletvekilinin yaptıkları gibi görevlerinin kötüye kullananları anında kapının önüne koymakta..
Milletvekili, belediye başkan ya da meclis üye sayısı düşecek diye bir düşünceye yer vermez..
Bu tutumuyla MHP, diğer partilerden ayrılıyor..
Örneğin, CHP içerisinde tartışmaları, ihraç istemiyle disipline verilenler hakkında, milletvekili ya da belediye başkanı sayısı azalır endişesiyle, disiplin kurullarında olayların nasıl yumuşatıldığı, adeta top çevrildiği, sonunda ihraç mekanizmasının işletilmesi yerine kınama gibi hafif sözde cezalarla konunun geçiştirildiğin çokça tanık olundu.
Getirilemezdi..
Yani, MHP’de istifa istenmesinin, ihraçları Cumhurbaşkanıyla görüşmeye bağlamak, bizzat genel merkezin istediği istifaları MHP’de deprem diye nitelendirmek MHP konusunda siyasal bir cehalet örneğidir.
Gerçekleri görmek yerine hayal dünyasında gezmek, kafalarındaki MHP düşmanlığını siyasal analiz diye yurttaşlara yutturmaya çalışmaları da kendileri açısından son derece dramatik bir durumdur..