Dünya önemli bir sorunla karşı karşıya kaldı. Önümüzdeki 100 yıl içinde Dünyada sıcaklık ortalama olarak 5 derece artacak diye tahmin ediliyor.
Bu ne demek? Bu kuraklık demek, suların azalması demek, tarımda gerileme, yeterli olmama, gıda krizi demek. Bu hayvancılığın da sekteye uğraması demektir. Bütün bunlar Dünyanın temel sorunu olarak karşımızda duruyor.
Uzun zamandır yaşanan küresel ısınma sorunu kuraklığı da beraberinde getiriyor. Ülkemiz içerisinde özellikle hayvancılığın yoğun olarak yapılan bölgeler arasında olduğu söylenilebilecek olan bölgemizde insanlarımız zor dönemler yaşıyor.
Bu temel bir sorun. Bu sorunu aslında Tarım Bakanlığımızda biliyor. Yeterli önlemleri almak adına sürekli kafa yoran Tarım Bakanlığımız süreci az zararla atlatmanın hesaplarını yaparak hazırlık yapıyor.
Su yatakları kuruyor. Hayvancılık için büyük tehlike bu. Aynı zamanda yetiştirilen hayvanlar için sağlanacak yem üretimi yapmak da gittikçe zorlaşıyor.
Bölgemizdeki büyük baş hayvancılığı, süt sığırcılığı, kanatlı hayvan yetiştiriciliği, küçükbaş hayvan yetiştiriciliği oldukça önemli geçim kaynakları arasında yer alıyor. Şimdileri hayvan besleyenler hayvanları ne ile besleyeceklerini ve nasıl besleyeceklerini bilmekte dahi zorlanıyor. Küresel ısınma devam ettiği ve ilerlediği sürece tarım ve hayvancılığın hem ülkemizde hem de dünyada daha kötüye gitmesinden korkuluyor.
Hayvancılık konusunda şöyle bir araştırma yapayım istedim. Verilere baktım. 2020 yılı içerisinde 18 milyon küçükbaş 54 milyon ise büyük baş hayvanın Türkiye içerisinde yetiştiriciliğinin yapıldığı söyleniyor.
Küçükbaş hayvancılığının büyük bir kısmı büyük baş hayvancılığın ise yine aza indirgene yemeyecek bir oranı bu bölgemizde gerçekleştiriliyor.
Hayvancılık faaliyetlerini endişeye sokan durum ise meraların azalması diyebiliriz. Meraların azalması ile birlikte bölge içerisinde yem miktarı azaldı önceki yıllarda yem satışı gerçekleştirilenbölgemizde bu yıl içerisinde yem satın alımı gerçekleştirilebilir.
Özellikle kış aylarında Gürcistan’dan yem satın alınabileceği söyleniyor. Bu duruma bağlı olarak kırmızı et fiyatlarının ne olacağı da merak konusu. Yetiştiricilik maliyetlerine göre et fiyatlarına da zam uygulaması meydana gelebilir. Ki geldi bile…
Kurban fiyatlarının dudak uçuklatan rakamlara ulaşması bunun bir göstergesi.
Bu nedenle hayvancılığın iklim değişikliği ve kuraklıktan etkilenmesinin önüne geçilmesi adına Tarım Bakanlığı’nın yaptığı çalışmaları da inceleme fırsatı buldum.
İl müdürlükleri kanalıyla Tarım Bakanlığı her türlü önlem için gardını almış durumda. İnşallah bu olumsuzluklardan en az etkilenen ülke biz oluruz. Hayvancılık zaten can çekişiyor. Yoksa geç kalırsak yazık olur yurdum insanına.
Tüm hayvancılarımıza Allah kolaylıklar versin diyorum. Bu nedenle her konuda tasarruflu davranmamız gerektiğini söyleyerek iyi günler diliyorum.