TEMENNİLERİNİ GERÇEK GİBİ ANLATIYORLAR

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Bizim kentimizdeki oda ve borsa başkanları ile STK’ların başkanları temennilerini gerçek gibi anlatmayı çok seviyorlar. Yaptıkları açıklamaları dikkatle takip ediyorum. Hükümeti üzmeyecek, onlara şirin gözükecek açıklamalar yaparak temsil ettikleri kesimin sesini duyurmaktan da bence imtina ediyorlar.

Ticaret odası ticaret erbabının, sanayi odası sanayicinin,  esnaf odası da esnafın sesi olamıyorlar. Sadece kendi koltuklarına zeval gelmesin diyerek gayret sarf ediyorlar.

Bu benim düşüncem elbette. Katılan olur, katılmayan olur. Lakin bu kentin yerel gazetecisi olarak bizlerde bıraktıkları intibaları aynen böyle şekilleniyor.

‘Adana gelişiyor, büyüyor’ diyerek açıklama yaparak temennilerini gerçek gibi pazarlıyorlar. Oysaki rakamlar bunu söylemiyor, bunu göstermiyor.

Bir oda başkanı ve STK başkanı da çıkıp ‘var olan olumsuzluklara isyan ediyoruz’ diyerek açıklama yapamıyorlar. Hoş, açıklama yapsalar ne değişecek? Onu da artık hesap ediyorlardır!

Kapalı salonlarda birbirlerini ağırlayan bu kuruluşlar sadece üyelerinden gelen aidatlarda şahin kesiliyorlar. Geziyorlar, tozuyorlar. Temsil ettikleri kesimin sesi olma yerine gezdikleri yerin fotoğraflarını sosyal medyada paylaşarak kendilerini rahatlatıyorlar.

Resmi rakamlara, Adana’nın büyüme ve gelişme hızına dair bilgilere kafalarına bir çevirseler ‘boş konuşuyoruz’ diyerek kendilerine not verirler.

Aslında bu odaların ve STK’ların, birliklerin bu tavrından siyasetçiler de memnun!

Her odayı, birliği, STK’yı bir siyasi oluşum çember içine alarak onlarla birlikte hareket ediyorlar. Yaptıkları başkanlık ve yönetim kurulu üyeliği seçimlerinde siyasetçiler cirit atıyor. Harcama kalemleri arşa kadar yükseliyor.

Eleştirdiğiniz ve hakikatleri ortaya koyduğunuzda bozuluyorlar. Hatta mahkemenin yolunu tutup akılları sıra hesap sormaya kalkıyorlar. Hani derler ya, ‘Hem kel, hem fodur’ diye. Hiçbir yetenekleri olmayan, kendileri aslen Adanalı dahi olmayan kişileri getirip yönetici yapan zihniyetin ürünü olan bu gereksiz odalar, borsalar, STK’lar ve birlikler yüzünden inanın nevrimiz döndü!

Bu şehrin ticaret erbabına,  sanayicisine,  esnafına ‘Seçmeyin bunları’ dediğimizde ‘Onu seçmesek sanki gelecek olan insan onlardan farklı mı olacak? Diyerek bir de yorum yaparak sahiplenme yolunu seçiyorlar.

Neyi hak ederseniz öyle yönetilirsiniz…

Demek ki Adana bunu hak ediyor. Demek ki, bu insanlar ile müşerref olacağız.

Kentin kaderini tayin edenlere olan yaklaşımım benim yıllardır aynı…

Hiç değişmedi…

Temsil kabiliyetinden yoksun insanları yönetici yapmak bu kentte adet oldu. Al birini vur ötekisine misali.

Bu kentin siyasi yapılanması da aslında odalardan,  borsalardan ve STK ile birliklerden farklı değil. Şehri adına kaygılanan, tasalanan insanları göremediğimizde bize de bu olumsuzlukları yazmak düşüyor.

Ne değişiyor?

Değişir diye ümitleniyoruz, bekliyoruz…

Bildiğim bir şey var ki o da ‘Değişimin kaçınılmaz olduğudur’.

Yakın zamanda bu bahsettiğim yerlerde seçimler yapılacak. O vakit sitemlerinizi yapmamak adına artık biraz  seçici olun…